13/07/2025
Şap Hastalığı Nedir ?
Şap hastalığı hayvancılık sektörü için çok önemli ve zararlı bir hastalıktır. Çok bulaşıcı bir özelliğe sahip olmakla beraber hastalığa bütün çift tırnaklı hayvanlar duyarlıdır. Hastalığına bağlı ekonomik kayıplar oldukça yüksektir. Hastalığın direk ekonomik kayıpları arasında özellikle genç hayvan ölümleri, süt ve et veriminde düşme, üreme performansında düşme sayılabilir. Ayrıca hastalığın eradikasyonu veya kontrolü de oldukça yüksek maliyetlidir. Bütün bunlara ilave olarak ticarete getirilen kısıtlamalar bu ekonomik kayıpları artırmaktadır. Bu nedenlerden dolayı hastalığın kontrolü ve nihayetinde eradikasyonu önem arz etmektedir. Bu sebeple hastalığın ilk tanısı ve beraberindeki sürecin nasıl kontrol edileceğinin çok iyi bilinmesi gereklidir.
Virüs çevre şartlarına oldukça dayanıklı olup;
• Yapağıda 24 gün
• Sığır derisinde 4 hafta
• Samanda 15 hafta
• Kepekte 20 hafta
• Toprakta 4 hafta
• Kuru ot ve danede 5 ay
• Süreyle bulaşma yeteneğini koruyabilmektedir.
ŞAP HASTALIĞI NİÇİN BU KADAR BULAŞICIDIR ?
• Etkenin çok fazla tipi ve alt tipi olması, bunlar arasında çapraz bağışıklığın az olması,
• Şap virüsünün mutasyon oranının çok yüksek olması ve dolayısı ile sürekli yeni virüslerin gelişmesi,
• Virüsün bütün vücut salgıları ile çok miktarda ve uzun süre saçılması (virüs saçılımı lezyonların görülmesinden 4 gün öncesinden başlamakta ve lezyonların görülmesinden 15 gün sonrasına kadar devam edebilmektedir.),
• Konakçı spektrumunun oldukça geniş olması,
• Etkenin çevrede uzun süre canlılığını devam ettirebilmesi,
• Enfeksiyonu başlatmak için gerekli virüs miktarının oldukça düşük olması
• Virüsün hava yolu ile yayılabilmesi en bilinen bulaşma sebepleridir.
ŞAP HASTALIĞININ BULAŞMA YOLLARI VE BULGULAR
Enfekte veya kuluçka dönemindeki hayvanlar solunum, deri, salgı, süt ve sperma ile virüsü saçmaktadır. Enfekte hayvanlarla direk temas ve virüsün solunum sistemi ile alınması hastalığının en belirgin yayılma yollarıdır. Hastalık bulaşık (kontamine) hayvan ürünleri, bulaşık (kontamine) araç ve aletler, insan, yabani hayvanlar, kuşlar, rüzgar ve nakil araçları ile de bulaşabilmektedir. İnsanlar da ise enfekte hayvanlar ile temas veya enfekte et ve süt ürünleri ile enfeksiyonu nadiren aldıkları bildirilmektedir. Şap hastalığında oluşan klinik bulgular hayvanın türüne, alınan virüs suşuna ve miktarına, enfeksiyon yoluna, hayvanda mevcut bağışıklık seviyesine ve hayvanın genel sağlık durumuna ve kondisyonuna bağlı olarak değişiklik gösterir.
Belirgin olarak;
Sığırlarda,
• Ateş, iştahsızlık, depresyon ve süt veriminde azalma ilk klinik bulgulardır.
• 24 saat içerisinde salya akışı başlar ve dil-dişetinde veziküller şekillenir.
• Keseciklere (veziküllere) interdigital bölgede, koroner bölgede, meme derisinde, ağız ve burun mukozasında rastlanabilir.
• Meme dokusu ve meme başları da etkilenerek süt veriminde düşüşe neden olur.
• Veziküllerin yırtılması ile geniş ülseratif yaralar şekillenebilir.
• Dildeki yaraların (lezyonların) genellikle birkaç günde iyileşmesine karşın ayaklardaki ve nazal bölgedeki lezyonlar çoğunlukla ikinci (sekunder) bakteriyel enfeksiyonlara maruz kalırlar.
• Kalp kası lezyonlarına bağlı olarak oldukça yüksek oranda ölüm gerçekleşebilir.
•Sekunder bakteriyel enfeksiyonlar sonucu pneumoni ve mastitis görülebilir, tırnak düşebilir.
Koyun ve keçilerde,
• Hastalık daha hafif seyirlidir.
• Genellikle topallık ile karakterizedir ve topallık süreklilik gösterir.
• Ağızdaki lezyonlar sığırlardaki lezyonlardan daha küçük ve daha kısa sürelidir.
• Genellikle hastalığın yol açtığı ekonomik kayıplar sığırlarınkinden daha düşüktür ve klinik bulgular ancak dikkatli bir gözlemle belirlenir.
UYGULANACAK ÖNLEMLER
1.KORUYUCU OLARAK ALINACAK ÖNLEMLER
Yetiştiricilerin Alacağı Önlemler
• Ahır girişlerinde şap hastalığına etkili dezenfektanlar (örn: sitrik asit veya sudkostik) ile muamele edilmiş paspasların sürekli bulundurulması.
• Ahırlara hayvan bakıcılarından başka kimsenin sokulmaması, bakıcıların da farklı kıyafet ve ayakkabı ile ahıra girmesi,
• Sağım öncesi ellerin, otomatik sağım makinelerinin ve memelerin temizliğine özen gösterilmesi.
• Yeni satın alınan hayvanların 15 gün süre ile karantinaya alınması ve süre sonunda sağlam ise diğer hayvanların yanına sokulmaması.
• Mera mevsiminde enfekte meralara hayvanların gönderilmemesi.
• Enfekte bölgelerden ot, saman, vb.nin alınmaması.
2.HASTALIK ÇIKTIKTAN SONRA ALINACAK ÖNLEMLER:
Yetiştiricinin Alacağı Önlemler:
• Hasta hayvanlar ile sağlıklı hayvanların hemen birbirinden ayrılması.
• Hasta hayvanların bulunduğu yerin dezenfeksiyonu
• Hasta hayvanların altlıklarının yakılması.
• Hayvan bakıcılarının ayrılması
• En hızlı şekilde Veteriner Hekimin haberdar edilmesi.
Veteriner Hekimin Alacağı Önlemler:
• Kesin tanı için marazi madde alınarak en seri şekilde Şap Enstitüsüne gönderilmesi.
• Hastalık çıkan yere kordon konulması, çift tırnaklı hayvan ve ürünlerinin çıkışının durdurulması.
• Hayvanların aşılanması.
• Ölen hayvanların yakılarak veya gömülerek imha edilmeleri alınabilecek önlemler arasındadır.
Son olarak;
Aşılama faaliyetleri; Şap Hastalığın kontrolünde önemli bir araç olmasına rağmen, aşılamanın şap hastalığıyla mücadelesine birçok faktör etki eder ve bu yüzden tek başına hastalığın kontrolünde başarılı olması tam anlamıyla beklenemez. Aşılama faaliyetleri ile birlikte hayvan hareketlerinin de mutlaka kontrol edilmesi ve sınırlandırılması (karantina) gerekmektedir.