
17/10/2024
Hipoterapi, atın çok boyutlu hareketini kullanarak uygulanan tedavi yöntemine verilen isimdir. Eski Yunanca’da “ Hippos”, at anlamına gelmektedir. Tarihsel olarak, atın tedavideki yararları MÖ. 460 yıllarında fark edilmiştir. 1950’lerden itibaren yoğun olarak kullanılan, bugün yurtdışında da özel Hipoterapi merkezlerinde Fizyoterapistlerin kontrolünde uygulanan Hipoterapi ülkemizde de oldukça popüler bir tedavi yöntemidir.
Bir at dakikada yaklaşık yüz titreşimsel sinyali biniciye aktarabilir.
Böylece refleks düzeyde, binicinin hemen hemen tüm kas grupları çalıştırılmış; ince motor becerilerinin gelişimi uyarılmış; karmaşık, hassas ve net hareketlerin oluşumu sağlanmış olur.
Atın dinamik hareketi hastanın sinir sistemini organize ettiği için vücudun çevreye karşı nasıl uyum sağladığı konusunda bir algı ve farkındalık oluşur,
Atın yürüyüşünün çok boyutlu salınma ritmi; normal yürüme siklusunda oluşan pelvik hareketlere benzemekte ve hastanın pelvis kuşağına normal bir yürüyüşten iki kat daha etki etmektedir. Böylece hastadaki duyusal girdiyi artırmaktadır.
Bireyin Hipoterapideki Kazanımları Nelerdir?
*Doğru yürüyüş paternini geliştirir.
*Pelvik ve lumbal bölge eklemlerinin mobilitesini artırır.
*Baş ve gövde kontrolünü artırarak, postürü geliştirir.
*Denge reaksiyonlarını uyararak, gövde dengesini geliştirir.
*Hareketler arası koordinasyon ve konsantrasyon sağlanır.
*Kas tonusu arttırılarak, kas kuvveti geliştirir.
*Eklem hareketliliğini geliştirir.
*Kalp-damar sistemini geliştirir, metabolizmayı uyarır.
*Solunum sistemini geliştirir.
*Spastisiteyi ve kontraktürleri azaltır. Patolojik refleksleri azaltır veya ortadan kaldırır.
*Mesane kontrolünü geliştirir, bağırsağın itme hareketlerini uyararak bağırsak problemlerini azaltır.
*Sosyal iletişimi ve konuşma becerisini geliştirir.
*Kendine güven duygusunu geliştirir.